7 Eylül 2013 Cumartesi

OKK 8. BLOG TUR: SERİNİN KARAKTERLERİ İLE KEYİFLİ BİR SÖYLEŞİ



Herkese merhaba,

OKK olarak, turlarda ya da bloglarda sıkça gördüğümüz yazar röportajlarına bir yenisini ekleyelim dedik ve bendeniz Kitap Tutkusu kitabımızda geçen karakterlerle kısa bir söyleşi yaptım. Cevapların bazıları kitapta geçmekte bazılarıysa tamamen hayal ürünüdür. Bazı soru ve cevaplar için blog ikizime çok teşekkür ediyorum, çünkü onun hayal ürünüdür!

Yazı daha fikir aşamasındayken ve yazarken çok keyif aldım, umarım sizlerde beğenirsiniz.


 
Kitap Tutkusu: Gwen, ilk zaman sıçrayışında ne düşündün?
Gwen: Neler olduğunu kesinlikle biliyordum. Bunun bir hata olduğunu biliyordum. Başka bir zamana gitmiştim. Charlotte değil. Ben. Birinin büyük bir hata yaptığını düşündüm.

KT: Peki, şimdiye kadar senin değil de Charlotte’nin gen taşıyıcı olduğunu neden düşündüler?
Gwen: Bütün bunların biyolojiden çok matematikle ilgisi var. Charlotte’un tam olarak bu yüzyılda, onun için belirlenen günde doğduğu için onun gen taşıyıcı olduğunu düşündüler. 

KT: İlk zaman sıçrayışından sonra hemen ailenden birine neden anlatmadın?
Gwen: Çünkü bunu evde hiç kimseye anlatamazdım. Hayaletleri gördüğüme inanmadıkları için deli olduğumu düşünüyorlar.

KT: Bilimsel bir soru soracak olursam, kitapta sık sık kronograftan bahsediliyor. Kronograf tam olarak nedir?
Gwen: Kronograf, gen taşıyıcıları geçmişe yollayacak olan bir zaman makinesi.

KT: Sence annen neden senin tüm bu zaman yolculuğu olaylarına karışmanı istemedi?
Gwen: Yalnızca beni korumak için. Benim normal bir çocukluk geçirmemi istemiş.

KT: Kitapta sık sık Saint German Kont’undan bahsediliyor. Onun hakkında ne düşünüyorsun?
Gwen: İlk başlarda ondan korkmuştum ama daha sonradan ondan korkmam gerekmediği sonucuna vardım. O yalnızca narsist, kendini dinletmeyi seven yaşlı bir kadın düşmanıydı.

KT: Hayaletleri görüp, onlarla konuşabiliyorsun. Ama küçük bir gargoyle gördüğünde onu görmezden geldin. Neden?
Gwen: Çünkü  onu gördüğümü bilirse ondan asla kurtulamazdım.


KT: Bay George, Gideon’a aşık olman konusunda seni uyarıyordu. Bu konu hakkında ne düşünüyorsun?
Gwen: Bu tipik muhafız mantığıydı. Gideon’a aşık olmamı engellemek istiyorlarsa, o zaman onun çirkin ve aptal biri olmasını sağlamalıydılar. Konuşma bozukluğu olan, pis tırnaklı, komik kahküllü ve kemandan anlamayan biri.

KT: Charlotte genin sende olmadığını öğrendiğinde ne hissettin? Neden bu geni bu kadar çok istiyordun?
Charlotte: Ben bu görev için ne kadar çok çalıştım. Çocukluğumu yaşayamadım bile. Bu benim hakkımda Gwen’in değil ve bu bir hediye bir nimetti.

KT: Seni en çok üzen şey genin sende olmaması mıydı yoksa bu genin Gwen de olması mıydı?
Charlotte: Genin Gwen gibi onu hakkıyla kullanamayacak bir kızın elinde olması  tam anlamıyla bir ziyan! Gwen, film karakterlerini ezberde saymak ve kızlarla kıkırdamaktan başka bir iş bilemez! Bence her şeyi eline yüzüne bulaştıracak ve görevleri başaramayacak!

KT: Gideon, bu kadar ukala ve havalı takılmanın bir nedeni var mı?
Gideon: Benim gibi bir çok yeteneği olan bir insan hiçbir şekilde mütevazi olamaz. Ayrıca hey ben zaman yolculuğu yapabiliyorum. Havam olsun o kadar, değil mi ama?

KT: James, sence zamane kızlarının senin dönemin kızlarından en büyük farkı ne?
James: Zamane kızları küstah ve saygısızlar. Bir de o kıyafetleri yok mu? Bacakları hep meydanda! Ahh benim zamanımda bir bayan ayağından yukarısı bile gösteremezdi!

KT: Şey, James acaba elimi içinden geçirebilir miyim?
James: Bu nasıl bir soru böyle hanımefendi! Zamane kızları işte! Ben Lord James’im. Lütfen sözlerinize dikkat ediniz. Bu röportaj burada bitmiştir! (Dedikten sonra topuklarının üzerinde dönerek, ortamı terk eder.)

Herkese bol kitaplı günler!!!


2 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...