30 Nisan 2014 Çarşamba

Kocan Kadar Konuş - Şebnem Burcuoğlu



Kitap Adı: Kocan Kadar Konuş
Yazar Adı: Şebnem Burcuoğlu
Türü: Çik-lit
Yayınevi: Dex Plus
Sayfa Sayısı: 218
Çıkış Tarihi: 2014
Puanım: 3,5/5



Arka Kapak Yazısı: “Türkiye’de kadınların DNA’larına kodlanmış olan evlenme saplantısı, ne yazık ki bizim ailede daha yoğun. Millete ailesinden genetik miras olarak mavi göz kalır, bize bu evlenme saplantısı kalmış. ‘Sinek kadar eri olanın dağ kadar feri olurmuş’ atasözü, anneannem Peyker’in lafıdır. Yani o sözü söyleyen ata, bizzat benim anneannem.

Sözün özü, kocan varsa varsın, yoksa da geçmiş olsun. Hele ki bir de 30’una gelip de bekar kaldıysan bu dünyada yatacak yerin yok!”
Evli misin?
Ya nişanlı?
Sevgilin var mı?
O da mı yok!
Yaş kaç?
Hmm. Anlaşıldı.

Sen en iyisi b u kitabı oku. Yalnız değilsin Türk kızı! Senden çok var – ay bunu da yanlış anlayıp trip atarsın sen şimdi. Yok, öyle demek istemedik. Ailen, çevren, eşin-dostun-arkadaşın-kankan, hepsi evlilik lafı ediyor değil mi? Ama zor iş.
Koca bulmak ÇOK zor iş arkadaş…

Yorumum: Şebnem Burcuoğlu Kocan Kadar Konuş kitabı ile, Dex Plus’un ilk Türk yazarıdır. Türk kızlarının evlenme merakını ve çevresi tarafından evlendirilme baskısını komik üslubuyla ele almıştır. Yer yer güldüren, yer yer de düşündüren bir hikayeydi Efsun’unki.

“Üç kişi ağız ağza vermiş akrandan konuşuyo. Bu aralar sakın herkese her şeyini anlatma.”
“İş yerinden mi bunlar?”
“Kesin. Hele içlerinden biri fesatın önde gideni. Böyle sarışın, köpek başlı, yılan kuyruklu biri.”
“Mitolojik bir kişilik yani.”
“Onu bilmem. Ama içini ferah tut. Ak saçlı ve ak sakallı bir dede var arkanda.”
“Gandalf?”

Efsun, 30’una gelmiş, evlenmemiş ve evliliğe merakı olmayan biridir. İlişkileri başarısız olmuştur ancak ailesinin bu gidişe bir son verme çabaları vardır. Son yaşadığı bir olay sonrası tamamen kendini değiştirmeye karar verip, kendini ailesinin kollarına atmıştır. 

İşte tam da bu değişim sonrası itiraf edemediği ilk aşkı Sinan ile karşılaşınca hayat Efsun için bambaşka bir yönde ilerlemeye başlamıştır. Efsun, anneannesi, annesi ve kız kardeşlerinin tavsiyelerine uyarak Sinan’ı elde etmeye çalışacaktır. Bakalım genç kız başarılı olacak mıdır?

“Yirmi dört saat elinde kitap var. Oku oku, üç gram aklın da allak bullak oldu. Kaldır şu kitapları. Bak gör, okumayınca daha mutlu olacaksın. Başın bacadan çıktı artık. Armudun sapı, üzümün çöpü diye diye yılların geçti.”
“Ve ben 58 yaşına geldim?”
“Kızım 30’una geldin. Resmi olarak evde kaldın.”
“Neye göre resmi ya?”

Kocan Kadar Konuş’un esprili diyaloglarını çok sevdim. Kahkahalar attım. Ama düz yazıdaki Türk kızı durumlarını pek sevemedim. Kitap başta çok güzel başlamıştı ancak ilerledikçe diyaloglar gerçekçi gelmedi bana. Evlenmemeyi bu kadar kafasına takmış bir genç kız olan Efsun çok çabuk değişti. Ve Sinan. Karakter olarak pek çözemedim onu. Olaylar çok çabuk oldu.

Belki çik-lit severler benim gibi düşünmeyecektir. Türü sevmediğimden böyle düşünüyor olabilirim.

Yine de kendi türü içinde sevenlerin sevebileceği bir kitaptı. Pudra Tozu'nun yorumu için tık tık ve blog ikizimin yorumu için tık tık!!

Kitabı okuyup, yorumlamamız için bize gönderen Dex Plus'a teşekkür ederiz. :)

Herkese bol kitaplı günler!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...